Hikayemiz
Merhaba, ben Eren Özdal1999 yılında Sivas’ta doğdum ve hayatımın büyük bir bölümünü burada geçirdim. Fotoğrafçılıkla ilk tanışmam ilkokul yıllarımda, elime geçen küçük bir fotoğraf makinesiyle oldu. O an, bu küçük cihazın dünyaları yakalayabilen büyülü bir araç olduğunu fark ettim. O günden sonra, içimde büyüyen fotoğraf tutkusu beni hiç bırakmadı.Lise yıllarım boyunca, kendi fotoğraf makineme sahip olmanın hayalini kurdum. Bu hedefime ulaşmak için çalıştım, çabaladım ve sonunda o makineye kavuştuğumda, dünyaya artık farklı bir gözle bakmaya başladım. Özellikle Anadolu’nun köylerine, insanlarına ve yaşamın içten dokularına duyduğum ilgi, beni bambaşka bir yolculuğa çıkmaya teşvik etti. Her karede, doğanın sıcaklığını ve insan hikayelerinin samimiyetini yakalamak istedim.Bu tutku beni, Anadolu’nun derinliklerine uzanan bir serüvene sürükledi. Amacım sadece güzel kareler yakalamak değil; gördüğüm hikayeleri, duyduğum sesleri ve hissettiğim duyguları insanlarla paylaşmaktı. Anadolu’nun saklı kalmış güzelliklerini, unutulmaya yüz tutmuş hikayelerini ve kültürün en saf halini herkese izletmek istedim.Bugün, en büyük hedefim Türkiye’yi karış karış dolaşarak, her köşede saklı bir hikaye barındıran insanları ve mekânları fotoğraflamak. Çektiğim karelerle, insanlara bu toprakların zenginliklerini, çeşitliliğini ve ruhunu yeniden hatırlatmak istiyorum. Fotoğraf makinem, bana sadece bir meslek değil; bir yaşam biçimi sundu. Ve bu yolculukta her geçen gün, içimdeki tutkuyu daha da büyütüyorum.
